Onkoloji hastanesinin kurulmamasına kamuoyundan gelen tepkiler üzerine haber ekibimiz araştırmalarını derinleştirdi ve arazinin yeni imar durumuna ilişkin 6 Şubat 2012 yılında İskenderun Belediye Meclisi’nde (yeşil alandan ticari alana çevrilmesi) oylaması sonrasında Mimarlar Odası İskenderun Temsilciliği’nin İskenderun Belediye Başkanlığı’na gönderdiği yazıda, arazinin yeni imar durumuna itiraz edildiği ve hatta bu konuyla ilgili idari yargı sürecinin de başlamış olduğu ve yargı sürecinin de devam ettiği belirtilmiş. Mimarlar Odası İskenderun Temsilciliği’nin onkoloji arazisine ilişkin 06.02.2012 tarih ve 21 sayılı meclis kararı ile 06.02.2012 tarih ve 22 sayılı meclis kararına ilişkin İskenderun Belediyesi’ne gönderdiği yazıda; yapılan plan değişikliğinin imar kanunu ve yönetmelikleri ile şehircilik ilkelerine açıkça aykırı olduğu vurgulanıp, kamu yararının da bulunmadığına dikkat çekiliyor. Mimarlar Odası’nın 22.02.2012 tarihinde İskenderun Belediyesi’ne gönderdiği itiraz niteliğindeki yazının satır aralarında şu ifadelere yer veriliyor:
“YEŞİL ALAN OLARAK AYRILMIŞ ALANLAR, EMSAL YEŞİL ALAN GÖSTERİLMEDEN TİCARİ ALANA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR”
“İskenderun Belediye sınırları içerisinde Frenkçiftliği 1444 ve 1447 parsellere ait, ilgi (a) meclis kararı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve ilgi (b) meclis kararı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği kararları alınmış ve askıya çıkarılmıştır. Yapılan plan değişikliği ile 1981 yılı ve öncesine ait Bakanlık onaylı 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda yeşil alan olarak ayrılmış alanlar emsal yeşil alan gösterilmeden ticari alana dönüştürülmüştür.Yapılan bu plan değişikliği, 3194 sayılı İmar Kanunu, Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğinin, İmar Planı Değişikliklerinde Uyulması Gereken Esaslarla ilgili 27. maddesi 2. bendinde yer alan “imar planındaki bir sosyal ve teknik altyapı alanının kaldırılabilmesi ancak bu tesisin hizmet götürdüğü bölge içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir” maddesine açıkça aykırıdır.
“YAPILAN PLAN DEĞİŞİKLİĞİ İMAR KANUNU VE YÖNETMELİKLERİ İLE ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE AÇIKÇA AYKIRIDIR VE KAMU YARARI BULUNMAMAKTADIR. PLAN DEĞİŞİKLİĞİ İLE KAMUOYUNA AÇIKLANAN % 40 TERK İFADESİ GERÇEĞİ YANSITMAMAKTADIR“
Her ne kadar yeni 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni planında ticari alana çevrilmiş olsa da, İskenderun Belediyesi ve Belediye Meclis üyeleri de dahil olmak üzere konuya itiraz edilmiş ve hatta bu konuyla ilgi idari yargı süreci de başlamış olup, yargı süreci devam etmektedir. Dayanak olarak gösterilen Çevre Düzeni plana uygun olarak genel revizyon planlar olmaksızın, genel sosyal donatılar, altyapı ve ulaşım gibi gereksinimlerin şehir genelinde hesapları yapılmadan ve bu gereksinimler karşılanmadan parsel bazında yapılan bu plan değişikliğiyle mevcut yeşil alan yok edilmiş, emsalinde de yeni bir yeşil alan ayrılmamıştır. Yapılan plan değişikliği ile standartların çok altında olan kişi başına düşen yeşil alan oranı daha da alt düzeylere çekilmektedir. Yapılan bu plan değişikliği imar kanunu ve yönetmelikleri ile şehircilik ilkelerine açıkça aykırıdır ve kamu yararı bulunmamaktadır. Plan değişikliği ile kamuoyuna açıklanan % 40 terk ifadesi gerçeği yansıtmamaktadır. Sözde terk edilen alanlar gecekonduların olduğu bölge ve yollardan ibarettir.
“PLAN DEĞİŞİKLİĞİ KAMU YARARI GÖZETİLMEDEN YAPILMIŞTIR”
Mevcut Cemnur adlı tesisin olduğu yer ise Belediye Hizmet Alanı olarak ayrılmıştır. Yol olarak ayrılan yerler ise bu tesisin içindeki havuzun içinden geçmektedir. Yani terk olarak bırakılan yerlerin yapılan plana göre terki kanunen pek mümkün olmamakla birlikte, uygulamaya konulması durumunda başka sorunları da beraberinde getirecektir. Yapılan plan değişikliğinde halihazır durum hiçbir şekilde göz önünde bulundurulmamış, hiçbir planlama kriterleri göz önünde bulundurulmadan, yeterli çalışma yapılmadan ve kamu yararı gözetilmeden yapılmıştır. Zaten büyük altyapı ve ulaşım sıkıntılarının yaşandığı bu bölgedeki plan değişikliği ile tanımsız alanlar oluşturulmuş ve gelecekte mevcut sorunların artmasına sebep olacak bir planlama yapılmıştır.
“İLKİNİ TAMAMLAMADAN İKİNCİ ONKOLOJİ HASTANESİNİ YAPMA DÜŞÜNCESİ SORU İŞARETLERİ UYANDIRMAKTADIR”
Onkoloji hastanesi beyan edilerek yapılan plan değişikliği yine kamuoyunu ve İskenderun halkını yanıltmaya yönelik bir söylemdir. Mevcut Gelişim Hastanesi hemen yanındaki Kanser Araştırma Vakfı’na ait araziyi de devir almıştır. Sağlık alanı olan bu bölgede hastane yapılması için inşaat ruhsatı da alınmıştır. Bu devir işlemlerinin olduğu dönemde yine burada onkoloji hastanesi yapılacağı söylemleri yapılmaktaydı. Herhangi bir problemi olmayan bu alandaki çalışmaların askıya alınarak, yine benzer söylemlerle plan değişikliği gerekçelerinin oluşturulması düşündürücüdür.Acaba yatırımcı ilkini tamamlamadan ikinci onkoloji hastanesini yapma düşüncesi soru işaretleri uyandırmaktadır.
“HASTANE KULLANIMINDAN ÇOK, TİCARİ VE KONUT KULLANIMININ OLUŞACAĞI ANLAŞILIYOR”
Yapılan değişiklikle plan notu ile konut yapılabilmesinin yolu açılmakta ve yapı yaklaşma mesafesinin 10 metreye inebileceği dile getirilmektedir. Yapılan değişiklik hastane kullanımından daha çok, ticari ve konut kullanımının oluşacağı anlaşılmakta ve artan nüfus için ayrılması gereken sosyal donatı alanlarının ayrılmadığı, dolayısıyla yapılmış olan plan değişikliği imar kanunu ve yönetmeliklerine uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Mimarlar odası olarak her zaman yatırımcıların ve kentimize katkı sağlayacak tüm projelerin yanında yer almış ve almaya da devam edeceğiz. Ancak bu desteğimiz kanunlar çerçevesinde, hukukun bize tanıdığı sınırlarda olması gerekmektedir. Kentimize otel, hastane, fabrika vb. tesislerin yanında, İskenderun’un nefes alacağı ve yaşanabilir bir kent olabilmesi için tüm halkın yararlanabileceği yeşil alanlara da en az bunlar kadar ihtiyacı vardır. Ulaşımıyla, altyapısıyla, sosyal donatı alanlarıyla, hizmet alanlarıyla yaşanabilir ve mutlu bir kent iyi bir planlamayla sağlanabilir. İyi bir planlamada, planlanacak alanın bir bütün olarak ele alınmasıyla mümkün olabilir. Tüm bu sebeplerden ötürü yapılan plan değişikliğinin iptal edilerek, genel anlamda gerekli olan tüm sosyal donatıları, ulaşımı ve altyapıyı da düşünerek, kanun ve yönetmelikler ile şehircilik ilkeleri doğrultusunda konunun ve itirazımızın değerlendirilmesini arz ederiz.
