site-icinHatay ve Dilovası olmak üzere iki bölgede hem uzun hem de yassı çelik üretimi yapan MMK, ihracata dayalı büyümeye odaklandı. Orta Doğu, Türki Cumhuriyetler ve Avrupa’da bulunan belirli ülkelere ihracat yapan firma, ABD’ye yaptığı ihracat mevcudiyetini de artırmak istiyor. İhracatlarının son aylarda artığını ifade eden MMK Satış Direktörü Mehmet Çakmur, “Bunun temel sebeplerinden birisi ABD’nin, Çin ve Tayvan’a mal alımını kesiyor olması. Korumacı önlemler arttıkça global çapta daha kaliteli malzeme üreten ülkelerin ihracat şansı artıyor. Biz de bu ülkeler arasında yer alıyoruz ” açıklamasında bulundu. Fabrikanın ana bölümünün Dörtyol Hatay’da bulunduğunu anlatan Çakmur, ” Dörtyol tesisleri elektrik ark ocağı , sürekli döküm modüllü sıcak haddeleme, asitleme hattı , soğuk hadde, Çelik Servis Merkezi ve sürekli boyama hattından oluşuyor” dedi. İskenderun’daki limanda kendi taşıma faaliyetlerinin yanı sıra üçüncü şahıs gemilerine de iç ve dış nakliyede hizmet verdiklerinin altını çizen Çakmur, “Limanımız, coğrafi konumu sayesinde Türkiye’deki diğer şirketler için de uygun ihracat olanakları sağlıyor. Firmaların ürünlerini Avrupa, Asya ve Orta Doğu’daki müşterilerine daha düşük maliyetlerle ulaştırmalarında yardımcı oluyor” dedi. Ürün gamlarında, sıcak rulo ve levha sac, asitli sac, galvanizli rulo, levha ve dilme saç üretimleri bulunduğunu dile getiren Mehmet Çakmur, kalite olarak soğuk şekillendirmeye uygun, düşük karbonlu çelikler ile yapı çeliklerinin üretimini yaptıklarını belirtti. Bu yılın 6 ayını geçen yılın ilk 6 ayı ile karşılaştıran Çakmur, “Galvanizli ürünü yüzde 10 artırmış bulunuyoruz. Sevkiyatımızı da yüzde 8 artırdık. Galvanizin artışıyla bizim sevkiyatımızın oranı da arttı. Bu sadece piyasadan gelen taleplerle ilgili değil, bizim amaca dönük çalışma prensibimizle de ilgili bir artış” şeklinde konuştu. Çakmur, fason ortaklıkları vasıtasıyla müşterilerin oluk yada trapez gibi işlenmiş malzeme ihtiyaçlarını da karşıladıklarını bildirdi.

Çevreci yatırım çalışmalarımız devam ediyor

Çevre bilinci ve hassasiyeti ile de anılmak istediklerini vurgulayan Mehmet Çakmur, çevreci yatırım çalışmalarının devam ettiği bilgisini verdi. Çakmur, “İşletmemizde üretimden kaynaklanan katı, sıvı ve gaz formundaki tüm atıklar için modern bertaraf ve geri kazanım yöntemleri uygulanıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan yetkilendirilmiş bertaraf ve geri kazanım firmaları ile atık yönetimi konusunda çalışmalarımız devam ediyor” dedi. Her üretim biriminde oluşan atıklarla ilgili atık minimizasyonu çalışmalarının sürdüğünü açıklayan Çakmur, atıkları kaynağında ayırarak atık yönetimi maliyetlerinin aşağılara çekilmesinin amaçlandığını belirtti. Yapılan evsel ve endüstriyel atık su arıtma tesisleriyle arıtılan atıksular tekrar alıcı ortama deşarj edilerek sürdürülebilir su döngüsünün hayata bu şekilde geçirildiğini aktaran Çakmur, “Atıkların miktarı ölçülerek sürekli iyileşme amacıyla miktarlarında dönemsel azalmalar sağlanmasına çalışılıyor. 3 yıl önce kurulan ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi çalışmaları sayesinde entegre atık yönetimi sağlanması artık mümkün” açıklamasında bulundu.
Demir Çelik sektöründe son yıllarda yaşanan fiyat dalgalanmalarının büyük bir kısmının yurt dışı, global ekonomiler ve dengelerle ilişkili olduğu bilgisini aktaran Çakmur, devletin bu konuda alması gereken tedbirler olduğunu açıkladı. Devletin öncelikli olarak hammadde ve yarımamul girişini değil, tüm nihai ürün girişini engellesi gerektiğini açıklayan Çakmur, “Galvanizli, boyalı saclar, beyaz eşya ürünleri gibi ürünlerin ithalatı korunmalı” dedi. Kalitesiz ürünlerin özellikle Avrupa’dan girişine karşı hiçbir önlem olmadığını vurgulayan Çakmur, bu ürünlerin girmesini engellemek için Bakanlıkla yapılan uzun süreli çalışmalarda hiçbir gelişme kaydedemediklerini de sözlerine ekledi.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.